TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, sosyal yardımlar, tarım, ulaştırma alanında ve gençlik-spor yatırımları için KKTC’ye toplamda 200 Milyon TL aktaracaklarını açıkladı.

“Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi yerleşkesi, Kıbrıs Türk devletinin geleceğe vurulan mührüdür; varlığının, egemenliğinin, bağımsızlığının simgesidir” vurgusu yapan Oktay, bu projenin hayata geçmesini zorlaştırmaya çalışanların karşısında KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti devletini bulacağını vurguladı.

Türkiye’nin, KKTC’nin egemen eşitlik ve eşit uluslararası statünün tescili temelindeki çözüm vizyonunu başından itibaren kuvvetle desteklediğini belirten Oktay, “Çözümün yolu, ancak BM Güvenlik Konseyi’nin Kıbrıs Türk halkının müktesep haklarını tesciliyle açılabilir” dedi.

Kıbrıs’ın geçmişi ve geleceğiyle Türk dünyasının bir parçası olduğunu kaydeden Oktay, KKTC’nin aile meclisi olarak gördükleri Türk Devletleri Teşkilatı’nda (TDT) gözlemci üye olarak yer almasını tüm güçleriyle desteklediklerini kaydetti. KKTC’nin olmadığı bir Türk Devletleri Teşkilatı’nın eksik kalacağını belirten Oktay, “Semerkant’taki Zirvede KKTC’ye gözlemci statüsü verileceğine inanıyoruz” dedi. 


TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın toplu açılış ve lansman töreninde konuşma yapmak için kürsüye çıktığı sırada, “Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacak” sloganları atıldı. Oktay da, “Mesaj burada, cevap burada, öyle kalacaktır. 1571’den beri nasılsa öyle devam edecektir” diyerek, konuşmasına başladı.

Oktay, Türkiye-Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin iş birliğinin somut çıktıları; proje ve yatırımların toplu açılış ve lansman töreni nedeniyle Lefkoşa’da bulunmaktan dolayı mutluluk duyduğunu belirtti.

KKTC bayrağının hür ve özgür şekilde dalgalanması için en güçlü desteği veren T.C Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "en kalbi selamlarını ve muhabbetlerini" getirdiğini  kaydeden Oktay, şöyle devam etti:

 "KKTC, yarım asırdır bir varoluş, kalkınma ve gelişme mücadelesi içindedir..."

“KKTC, yarım asırdır bir varoluş, kalkınma ve gelişme mücadelesi içindedir. Bu mücadelenin adı kimi zaman turizm, eğitim, tarım; kimi zaman ulaştırma, enerji ya da üretim olmuştur. Bu mücadelenin adı iki devletli çözüm, egemen eşitlik olmuştur. Hem sahada hem masada Kıbrıs Türkü’nün haklı davasını haykırmıştır. Türkiye, Kuzey Kıbrıs’ın her köşesinde, her sektörde topyekün kalkınma sağlanması ve kendi ayakları üzerinde duran bir KKTC için geçmişten bu yana her türlü desteği vermektedir. İş birliği protokolü dediğimiz tüm eylem planları, aslında bizim ezeli ahdimizin yalnızca bir yansımasıdır.”