Moritanya'dan gelen toubaire ve Mali'den gelen balibali isimli iki türün karışımdan doğan ladoum, Senegalliler için bir koyundan fazlasını ifade ediyor.

Boyu, 1,60 metreyi, ağırlığı 170 kilogramı bulan, koyundan ziyade küçük bir atı andıran ladoum, Batı Afrika'da prestij göstergesi kabul ediliyor.

Ladoumlar, diğer koyun ve koçların aksine kurban pazarlarında değil özel hazırlanmış konforlu odalarda ya da yetiştiricilerin evlerinin salonlarında besleniyor, her birine özel isim veriliyor.

Ladoumlar, kesim yerine diğer ırkları güzelleştirmek için damızlık amacıyla kullanılıyor. Ülke çapında neredeyse her bölgede en güzel ladoumu seçmek için çeşitli yarışmalar düzenleniyor.

Soyağacı dahi kayıt altına alınan ladoum, Senegal'de o kadar popüler ki bazılarının kendine ait Facebook sayfası bile var.

Bu özel türe sahip olmak ise kolay değil. Ladoumun fiyatı, boyu, kilosu, yaşı, boynuzlarının şekli gibi birçok kritere göre değişiklik gösteriyor, 3 bin dolardan 70 bin dolara kadar çıkabiliyor.

Yetiştiricileri, ladoum ile bazen öyle kuvvetli bağ kuruyor ki on binlerce dolar karşılığında bile satmıyor. Senegal'de 2017'de "Roi (Kral) Hassan 2" isimli ladoumun sahibi, 85 bin dolarlık fiyat teklifini kabul etmemişti.

Ülkede bugüne kadar satılan en pahalı ladoum "Khoureychi"nin 73 bin dolara alıcı bulduğu biliniyor.

"LADOUM SEVDASI GENETİK"

AA muhabiri, Senegal'in ünlü ladoum yetiştiricisi Abou Kane'ın koyunlarıyla yaşadığı evine gitti, bu işe nasıl başladığını sordu.

"Galoya" isimli ağılın sahibi ve Senegal Koyun Yetiştiricileri Federasyonunun da Başkanı olan Kane, ladoum yetiştiriciliğinin aile mesleği olduğunu söyledi.

Kane, "Ladoum sevdası aslında genetik. Kesinlikle bana da annemden geçti. Küçüklüğümde annem, koyunlarla ilgilenirken hep yanındaydım. Biraz daha büyüyünce bu sefer koyunları yıkama, yemlerini verme ve onlarla ilgilenme görevi bendeydi. Bunu büyük bir tutkuyla yapıyordum. Kazandığım ilk parayla da hemen koyun almıştım" ifadesini kullandı.

Ladoum yetiştiriciliğine önce evinde başladığını belirten Kane, ardından küçük bir ladoum çiftliği kurduğunu ancak hepsinin çalındığını dile getirdi.

Kane, "1997'de çiftlikten tüm koyunlarım çalınınca her şeye sıfırdan başlamak zorunda kaldım. Tekrar evde koyun yetiştiriciliğine başladım. İşler zamanla biraz daha yoluna girince buraya taşındım. İlk koyunum annemin hediyesiydi, ağabeyim de bir çift ladoum hediye etti. Böylece bugün baktığım ladoum sayısı 100'ü geçti" diye konuştu.

"BATI AFRİKA'NIN EN İYİ KOYUN TÜRÜ"

Ladoumun sadece Senegal'de değil Batı Afrika'da da bilindiğini ancak Senegal'deki yerinin çok özel olduğunu belirten Kane, şunları söyledi:

"Senegal'de hayvancılık geleneklerimizin bir parçası. Yüzde 95'i Müslüman bir ülke ve Kurban Bayramı'nda herkes koyun kesiyor. Hatta kişi başına birer koyun kesen aileler var. Düşünün 10 kişilik aile 10 koyun kurban ediyor. Dünyada Kurban Bayramı'nda bu kadar çok koyun kesen bir ülke olduğunu sanmıyorum. Bu aynı zamanda hayvancılığın da gelişmesine neden oluyor. Koyun bizim için çok önemli bir hayvan. Dolayısıyla en güzelini ve güçlüsünü yetiştirmek istiyoruz. Ladoum, Batı Afrika'nın en iyi, dünyanın da en iyi koyun türlerinden birisi. Ladoum tutkusunun altında aslında koyunla olan ilişkimiz var."

Kane, toubaire ve balibali isimli iki türün en güzel ve güçlü çiftinden dünyaya gelen ladoumun güzelliğinin boynuzları, kemikli yüz yapısı, postunun kalitesi, boynuzlarının simetrisi, boyu, kilosu ve genişliğiyle ölçüldüğünü söyledi.