21-25 Aralık Milli Mücadele ve Şehitler Haftası dolayısıyla bugün saat 09.30’da Lefkoşa Şehitler Abidesi önünde anma töreni düzenlendi.

Törene, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay, Başbakan Ersan Saner, Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik, İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, KTBK Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk, GKK Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu ve Ana Muhalefet Partisi Başkanı CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, bazı bakan ve milletvekilleri, sivil toplum örgütü, okullar ve muharip derneklerden temsilciler katıldı.

Protokol sırasına göre anıta çelenklerin sunulmasıyla başlayan tören, saygı duruşu, saygı atışı ve İstiklal Marşı ile bayraklar göndere çekilmesiyle devam etti. Anıt Özel Defteri’nin imzalanmasının ardından tören, Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği Başkanı Gürsel Benan’ın konuşmasıyla sona erdi. 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Anıt Özel Defteri’ne şunları yazdı:

“Kıbrıs’ı Helen adası yapmak hedefiyle Akritas Planı doğrultusunda Kıbrıs Türk halkını yok etmek için 21 Aralık 1963 tarihinde başlatılan kanlı saldırıların ve soykırımın 57. yılındayız. Tarihte Kanlı Noel olarak geçen bu saldırılarda halkımız diri diri katliam çukurlarına gömülürken çocuklarımız banyo odalarında katledilmiş, 103 köyümüz göç etmek zorunda bırakılmış, halkımız kuşatma altındaki küçük gettolarda yaşamaya mahkum edilmiştir. 

Ama ne var ki garantör Türkiye’nin ve TMT’nin öncülüğünde başlayan direniş ve mücadele ile halkımız Rum’a boyun eğmemiş ve teslim olmamıştır. Bunun bedeli olarak birçok insanımız canlarını feda ederek şehit olmuştur. Bu büyük mücadele ve direniş ile halkımız 20 Temmuz 1974 sabahına ulaşırken garantör Türkiye’nin koruyucu kanatları altında ve güvencesinde özgürlüğüne bağımsızlığına ve kendi devletine kavuşmuştur. 

Bugün özgür ve bağımsız devlet olarak yaşıyorsak bunu aziz şehitlerimiz ve gazilerimize borçluyuz. 1963 yılından bu yana Rum zihniyeti değişmemiş ve aynen devam etmektedir. Bu zihniyete göre Kıbrıs Türk halkı azınlıktır. Bu zihniyete göre Kıbrıs Türk halkının siyasi eşitliği ve egemenlik hakları yoktur. Bu zihniyete göre Türkiye’nin garantörlüğü kalkmalı, Türk askeri çekilmelidir. Biz bugün aziz şehitlerimizin huzurunda bir kez daha diyoruz ki egemenliğimizden, özgürlüğümüzden, bağımsızlığımızdan, Anavatan Türkiye’nin garantörlüğünden ve Türk askerinden vazgeçmeyeceğiz.

Tarihimizden, Anavatan Türkiye’den ve aziz şehitlerimizden aldığımız görevle mücadeleye ve direnişe devam edeceğiz. Bu arada elbette ki anlaşma istiyoruz. Ama bu anlaşma iki ayrı egemen devlete dayalı anlaşma şekli olmalıdır. Bu duygu ve düşüncelerle başta toplum lideri Dr. Fazıl Küçük, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş ve aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anarken, gazilerimizi de saygıyla selamlıyorum”

Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk, Anıt Özel Defteri’ne şunları kaydetti:

“Aziz Şehitlerimiz, Sizler Kıbrıs Türk halkının uğradığı zulme ve haksızlığa karşı emsali görülmemiş bir mücadele ile vatan, bayrak ve bağımsızlık uğruna canlarınız feda ederek şehadet mertebesine eriştiniz. Kahraman Kıbrıs Türk halkı, Mehmetçik ile beraber mübarek kanlarınızı dökerek vatanlaştırdığınız bu topraklar üzerinde huzur ve güven içerisinde özgürce yaşamanın ve kendi kendi yönetmenin erdemiyle aziz hatıranızı sonsuza kadar yaşatma azim ve kararlılığındadır. Yüce Türk milleti ve onun bağrından çıkmış kahraman Türk ordusunun mensupları olarak bizler de; bu emsalsiz mücadeleden aldığımız güçle, dün olduğu gibi bugün de “kalırsam gazi ölürsem şehit” şiarıyla KKTC’nin ve Kıbrıs Türk halkının hak ve menfaatlerini, sabırla ve kararlılıkla savunmaya devam etmekteyiz. Kabirlerinizde rahat uyuyunuz. Bu anlamlı günde hepinizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, manevi huzurunuzda saygıyla eğiliyoruz. Ruhunuz şad olsun” 

Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği Başkanı Gürsel Benan, Kıbrıs Türk halkının Rum ve Yunan ikilisine karşı verdiği varoluş ve özgürlük mücadelesini unutmayacaklarını ve unutturmayacaklarını söyledi. Şehitlerin özgürlük ve bağımsızlık uğruna kendilerini siper ettiklerini, milli davanın ateşini yaktıklarını dile getiren Benan, bugün bu mücadelenin 57. yıldönümü olduğunu anımsattı.

Kıbrıs Türk halkının geçmişi unutmadan, yaşananları gelecek nesle aktarmasının önemine işaret eden Benan, “Bugünleri hatırlamak, unutulmamasını sağlamak çok önemlidir” dedi. 21 Aralık 1963 Kanlı Noel’de Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs’ın dört bir yanında kahramanca direniş gösterdiğini dile getiren Benan, Rumların Akritas Planı’nı hazırlayarak Türkleri adadan yok etmek amacıyla uygulamaya koyduklarını söyledi.

Benan, 1974 Mutlu Barış Harekatı ile adaya barış geldiğini, sadece Türklerin değil Rumların da can ve mal güvenliğinin koruma altına alındığını belirtti.

Kıbrıs’ta iki halk ve iki devlet olduğunu dile getiren Benan, “İki devletli çözümün müzakere edilmesi zamanı gelmiştir” diye konuştu.

Kıbrıs meselesinin tek mağdurunun Kıbrıslı Türkler olduğunu belirten Benan, yapılacak anlaşmanın temelinin, KKTC temeline dayanması gerektiğini söyledi.

“Ne toprak, ne bayrak ne de Anavatan Türkiye’den asla vazgeçmeyiz” diyen Benan, şehitlere rahmet diledi.