Maliye Bakanı Sunat Atun yaptığı açıklamada, acı da olsa halka gerçeği söylemenin devletini, halkını seven her siyaset insanın başlıca görevlerinden biri olduğuna inandığı kaydetti.

“Önce gerçekleri görecek, bunları dürüstçe seslendirmekten asla geri kalmayacak, hemen ardından ise halkın yararına çözümler için gerekeni yapacağız. Şiarımız budur.” ifadelerini kullanan Atun, mensubu olduğu hükümete alınması gereken ama alınmayan kararları almak, halkın, sektörlerin kısa ve orta vade sorunlarının aşılmasını sağlamaya katkıda bulunmak, Anavatan Türkiye ile yapılacak samimi, gerçekçi işbirliği ile Kıbrıs Türk halkının mümkün olan en yüksek hızla hak ettiği gelişmişlik seviyesine taşıma çalışmalarına vizyonu ve deneyimleri ile etkin bir şekilde dahil olmak üzere girdiğini belirtti.

“HALKA DURUMU VE YAPILABİLECEKLERİ DÜRÜSTÇE AKTARMAYA ÖZEN GÖSTERİYORUM”

Bugüne kadar halka, gerek elektrik, gerekse mali, ekonomik koşullardaki durumu ve yapılabilecekleri dürüstçe aktarmaya özen gösterdiğini vurgulayan Atun, açıkladıklarının tamamının arkasında olduğunu söyledi.

Atun şu ifadeleri kullandı:

“Benim Ekonomi ve Enerji Bakanı olarak görev yaptığım 2016 yılı Nisan ayı ile 2018 yılı Şubat ayı arasında KIB-TEK’i borcu olamayan, önemli yatırımlarını kendisi yapabilen mali güce erişmiş bir noktaya taşımıştık. Daha sonra 5 Kasım 2021’de Ekonomi ve Enerji Bakanı ve müteakiben 21 Şubat 2022’de KIB-TEK’in bağlı olduğu Maliye Bakanı olarak göreve başladığımda ise karşımızda borç batağında, yakıt alamayacak durumda bir Kurum bulduk.

Bunun üzerine ilgili her kişi ile yapılan temaslar, Sayın Başbakanımız ve Bakanlar Kurulumuzun onayı ile yeni tarife düzenlemesi altında artışları yapmak durumunda kaldık. Bu noktada elektrik kurumunun, tüketimleri maliyet düzeyinde faturalandırarak daha fazla görev zararına uğramaması ve bu şekilde kendi mali dengesini sağlayabileceği bir model benimsenmiştir. Sürdürülebilirliğin tek yolunun bu olduğuna dair tereddüttüm yoktur.

Dün Sayın Başbakanımızın talimatıyla, Bakanlar Kurulumuzda elektrik faturalarının sübvanse edilmesi kararı alındı. Bunun uygulanabilmesi, Maliye Bakanlığı’nın sübvansiyon için aylık 180 milyon TL’ye denk gelen bir kaynağı bulmasını zorunlu kılmaktadır. İlk ay için bu kaynağın bulunması yönünde her türlü gayreti göstereceğiz.

HALKIMIZ GERÇEKLERİ BİLMELİ

Halkımız bilmelidir ki bu sübvansiyonun sürdürülebilir olması için her ay bir ek kaynak bulunmak zorunluluğu vardır. Bütçe açığımız tarihin en yüksek oranlarına ulaşmış durumdadır. Hazinenin borçlanma kabiliyeti de son derece sınırlı hale gelmiştir. Bu kaynağın ancak borçlanma veya bütçemize ek gelir veya ek kaynak sayesinde sağlanabileceği açık nettir. Halkımız bu gerçekleri bilmelidir.”

BAŞSAVCILIĞA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNUYORUZ

Atun ayrıca, KIB-TEK’in ağır mali zararlar görmesine yola açanlarla ilgili başsavcılığa suç duyurusunda bulunmaya hazırlandıklarını, bu doğrultuda Maliye Teftiş Kurulunu talimat verdiğini açıkladı.

Kurumun uğratıldığı ağır zararların kimsenin yanına kalmayacağını dile getiren Atun, kötü yönetmenin, kamu kaynaklarını batırmanın, halkı yanlış yönlendirmenin hesabının sorulacağını belirtti.

KIB-TEK’le ve enerji konusunda son derece şeffaf davranacaklarını belirten Atun, “asla halkımızın, özellikle de gelecek nesillerin zarar göreceği, hatalara, istismarlara izin vermeyeceğiz.” dedi.

Editör: TE Bilisim