Başbakan Yardımcısı, Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun (KIB-TEK) dün yaptığı basın açıklamasında duyurduğu yüzde 30’luk zam talebini değerlendirdi.

“YÜZDE 30 ÇOK YÜKSEK... KABULÜ MÜMKÜN DEĞİL”

Söz konusu talebin yüksek olduğunu ifade eden Arıklı, halkın içinde bulunduğu bu zor şartlar göz önüne alındığında zam talebinin çok yüksek olduğunu ve kabulünün mümkün olmadığını aktardı.

KIB-TEK'in fiyat ayarlaması noktasında yetkili kurum olduğunu da aktaran Arıklı, söz konusu talebin kendileriyle de istişare edilerek daha makul seviyelere çekilmesini talep etti.

Gerekli değerlendirmeleri gün içerisinde Başbakan Ersan Saner ile yapacaklarını belirten Bakan Arıklı, öte yandan mevcut durumla ilgili dikkat çekmek istediği konuları şöyle sıraladı:

“%30 zam talebi yüksektir...

Dün Kıb-Tek Genel Müdürü, yardımcıları ile birlikte bir basın toplantısı düzenleyerek Kurumun içinde bulunduğu mali durumu anlatmış,  yakıt gideri ve dövizdeki %65’lik artışı gerekçe göstererek elektriğe %30 zam talep etmiştir.

Halkın içinde bulunduğu bu zor şartları göz önünde bulundurduğumuzda Sayın Genel Müdürün %30’luk zam talebinin çok yüksek olduğunu ve kabulünün mümkün olmadığını düşünüyorum.

Elbette ki Nizamname gereği fiyat ayarlamasını yapacak olan makam, Kıb-Tek Yönetim Kuruludur. Yönetim Kurulunun Genel Müdürlükten gelen bu talebi bizlerle de istişare ederek daha makul seviyelere çekmesini bekliyorum.

Yönetim Kurulunun yapacağı değerlendirmeden sonra biz de Sayın Başbakan ile gerekli değerlendirmeleri gün içinde yapacağız.

Ne var ki, burada kamuoyunun bilmesi gereken birkaç hususa dikkatinizi çekmek istiyorum.

1)Akaryakıta en son zam şubat 2019 da yapılmıştı. O zamandan beri döviz ve akaryakıtta ki artış oranı %65 tir.   Nizamname gereği kurumu zarar ettiren kişiler suç işler. Bizden önceki  Kurum yöneticileri ve bizler  pandemi koşullarını da göz önünde bulundurarak bu zammı uzun süre  yapmadık. Yapılmayan fiyat ayarlamaları yüzünden Kurum sürekli zarar ediyor.

2)Biz göreve geldiğimizde Kurumun yaklaşık 300 milyon lira borcu vardı. Öte yandan çoğu tahsili mümkün olmayan 900 milyon TL de alacağı vardı.

Kurum başta Devlet ve diğer Kamu Kuruluşlarından tahsilat  yapamadığı için özel  Bankalardan yüksek faizle borçlanmak zorunda kaldı. Kamuoyunda şehir efsanesi haline gelen büyük otel ve işletmelerin kuruma sanıldığı gibi büyük borçları yoktur. Kurumun şu anda  tahsilatının büyük bir bölümü geçmişte yapılan banka borçlanmalarının  ödemelerine gidiyor. 

3)Kurumun yüksek işletme giderleri de elektirik fiyatlarının şişmesine neden olmaktadır. Şu anda kilowat başına sabit gider 60 kuruş seviyesindedir. Sabit giderleri aşağı çekmek için adrese teslim  ihaleleri durdurduk. Bundan önceki yıllarda Kurumu soyan rant çevreleri ile savaşımız halen devam ediyor.

4)Geldiğimizde Kurumun elindeki 8 dizel jenaratörden sadece 3 tanesi düzgün çalışabilir durumda idi. Geri kalan jenaratörler geçmişte çakma yan sanayi yedek parçaları kullanıldığı için ya devre dışı kalmıştı, ya da kısa bir süre sonra devre dışı kalacaktı. Bu jenaratörlerin derhal servislerini ve tamiratlarını yaptırmazsak çok daha pahalı ve kirli elektirik üreten Buhar jenaratörlerini çalıştırmak zorunda kalacaktık. Kurum yöneticileri 15 Mart 2021 de harekete geçerek üretici firmadan %41 indirimle servis ve yedek parça almak istedi. Bu konuda MİK Kanunun da geçici bir değişiklik yapmak gerekiyordu. Bu konuda  Muhalefetin dahi desteğini alan Kurum Yöneticileri, Maliye Bakanlığı Müsteşarını bir türlü aşamadı. Maliye Müsteşarı yaklaşık hala daha sudan sebeplerle ilgili Kararnameyi Bakanlar Kuruluna göndermiyor. Bir Bürokratın anlamsız tavrı yüzünden halk olarak daha pahalı ve daha kirli elektirik üretmek zorunda kalınmamız ne kadar acı ise, siyaset kurumunun kendi atadığı  bürokratların elinde oyuncak olması da o kadar acıdır.

5) Elektiriğe zam konusunda Halkın tepki göstermesi çok haklıdır. Ne varki dünyada petrol fiyatları ve doğalgaz fiyatları sürekli artmaktadır. Mesela  Türkiyede 2021 yılının Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını kapsayan üçüncü çeyrek elektrik fiyatlarına %15 zam yapıldı.  2021 Ağustos ayında Türkiye’de  konutlar 91.56 kuruştan, iş yerleri ise 1,20 kuruştan elektrik kullanacak.

 Böylece 2021vyılındaTürkiyede elektiriğe toplam % 21,90 zam yapılmış oldu.

Güney Kıbrıs’ta ise elektriğin kilovatı 24 €/cent yani yaklaşık 2.5 liradır.

Biz Güneydeki elektirik ve benzin fiyatlarını emsal gösterdiğimiz de belli kesimler "Onlardaki asgari ücretle bizdeki aynı mı?" diye tepki gösteriyorlar. Maalesef Petrol üreten ülkeler, asgari ücretimiz düşük diye bize Güneyden daha ucuz akaryakıt vermemektedirler. Petrol fiyatları uluslararası borsa tarafından belirlenmektedir. Güney de biz de, aynı akaryakıtı aynı yerden aynı fiyata ve aynı  para birimi ile satın alıyoruz.

6)Daha ucuz ve daha temiz elektirik kullanmamız için öncelikle, ülkemize kablo ile elektirik getirip elektirikte arz güvenliğini sağlamamız gerekiyor. İkinci olarak da yetersiz iletim hatları ile çağ dışı kalmış trafolarımıza gereken yatırımı yapmak zorundayız. Ondan sonra ise Allah vergisi Güneş Enerjisinden azami derecede yararlanabileceğiz.

Önümüzdeki ay 50 Megavatlık doğalgaz ile elektirik temini için ihaleye çıkıyoruz. Aynı zamanda Serhatköyde de 20 Megavatlık güneş enerjisi için de ihale açıyoruz. Her iki ihalenin de şartnameleri hazırlanıyor.

Yılların kangrelenmiş  sorunlarını çözmek zaman alıyor.

Bize biraz daha zaman lütfen. Anlayışınız için teşekkürler...

Saygılarımla...”