Siyaset Bilimci ve Gazeteci Taha Can Gürlek Kıbrıs Adasının önemine değinerek KKTC’nin 39.yılını kutladı.

 Gürlek:”1571’den beri Türk vatanı olan Kıbrıs Adası, tarih boyunca Türkler için önemini hiç kaybetmemiştir. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki en önemli kalesi olan Kıbrıs, asırlarca ecdadın adil politikaları ile istikrarın ve bir arada yaşama kültürünün misali olmuştur. Tarihte üç kıtaya hükmeden Osmanlı İmparatorluğu, Kıbrıs halkını sömürge olarak görmemiş, dini ve kültürel ayrım yapmaksızın insanların hoşgörü ve huzur içerisinde yaşamasının imkanlarını sağlamaya çalışmıştır. Osmanlı İmparatorluğu bu marifetiyle yüzyıllar boyu çok büyük coğrafyalarda hüküm sürebilmiştir. Emperyal güçlerin gelmesiyle birlikte Akdeniz’de bulunan milletlerin huzurlu yapısı bozulmuş, maalesef bu süreç günümüze kadar gelmiştir. İfadelerini kullanarak

“Bu yaşananların bir sonucu olarak ortaya çıkan katliamlar o dönemlerde tahammül edilemez hale gelmiş, Kıbrıs’ta yaşayan soydaşlarımızın kurtarılması için bir harekât düzenlenmesi kaçınılmaz olmuştur. Nihayetinde Kıbrıs Türk halkını katliamlardan kurtaran 20 Temmuz 1974 Barış Harekâtı gerçekleşmiş, askerlerimiz kararlı bir biçimde yavru vatanı canı pahasına korumuş; bağımsızlığı ve özgürlüğü için kararlı bir şekilde mücadele vermiştir. O dönemden sonra Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın, 1974’ten beri hayalini kurduğu bağımsız Kıbrıs Türk devleti, KKTC, 15 Kasım 1983’te ilan edilmiştir. “ şeklinde konuştu.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla Akdeniz’de bir dönüm noktası yaşanmış Türkiye’nin hem itibarını korumuş hem de Akdeniz’deki varlığını güçlendirmiştir. Yaşananlar bir Türk yurdu olan Kıbrıs’ta Türk varlığının sürdürülmesinin bir zorunluluk olduğunu tüm dünyaya gösterdiğini söyleyen genç Siyasetçi sözlerini şu şekilde bitirdi:

“Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Kasım Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 39. kuruluş yıl dönümünü en kalbi duygularımla tebrik ediyor, Kıbrıs Barış Harekâtı nezdinde canı pahasına çarpışan kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum.”