Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Gaziler Derneği Genel Başkanı Kadir  Dedeoğlu: " Rum halkı bile Yunan zulmunden bıktı usandı " 

 Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Gaziler Derneği Genel Başkanı Kadir  Dedeoğlu yazmış olduğu yazısında  Yunanistan Başbakanı Miçotakis ve  Rum halkının temsilcisi Anastasiadis'e göndermelerde bulundu.

Kadir Dedeoğlu yazısında ki ifadeler şöyle: 

 Sizi Rum halkına karşı daha gerçekçi, vicdanlı ve dürüst olmaya davet ediyorum.  Sayın Miçotakis siz yıllardır kan bağınız olmadığı halde sözde Rum halkına biz sizin dostunuz, yandaşınız, can yoldaşınızız  rolü yaparak neler yaşattığınızın farkında mısınız?.  Almışsınız sazı elinize Türkiye işgalci, barbar, katil diyerek Rum halkının psikolojisini mahvettiğiniz yetmez gibi onların üzerinde müthiş bir Türk korkusu salarak Rum halkını her türlü sömürdüğünüzün farkında olmadığımızı mı zannediyorsunuz!
Öncelikle amacınız tamamen yürekten inandığınız için Rum haklını korumak kollamak olmuş olsaydı geçmişe döner kendi tarihinizi gözden geçirirdiniz ve sağduyulu hareket ederdiniz. Tarihe bakarsanız Türkiye Cumhuriyeti Devleti adaya garanti anlaşması hakkını kullanarak geldiğini görürsünüz. Yani aslında sizinde çok iyi bildiğinizi biliyoruz fakat yine de yazalım. Hani 1960 yılında Zürih-Londra anlaşması yapılmıştı ve orda alınan kararlar içerisinde adaya gerekli bir durumda tek yanlı olarak garantör devlet yetkisi ile Türkiye-İngiltere-Yunanistan  olarak tek başına müdahale edebilir hakkını vermişlerdi. İşte tam da burada Türkiye devleti sizin tarafınızdan adadaki Türklere yönelik gerekleştirmiş olduğunuz 1963-1974 arası katliamlarınıza 11 yıl sabredip sonunda tam da  Kıbrıs Türk’ünün yok olma noktasına geldiğinde dayanamayıp adaya müdahale ettiğini tüm dünya ve özellikle sizlerden daha iyi bilen yoktur. Sonrasında Sayın Miçotakis sana hatırlatayım.  Bileşmiş Milletler kayıtlarında bu da vardır. Eminim ki biliyorsun fakat işine gelmiyordur. 15 Temmuz 1974 yılında Yunanistan’ın aklına uyan Rumlar ile beraber Makaryos’u öldürmek istediniz. Toplam 2000 Yunan subayı ile EOKA B örgütü üyeleri olarak yaptığınız darbede Makaryos’u öldürmek istediniz fakat beceremediniz. İngilizler Makaryos’u kurtardı. Rumların lideri Makaryos New York’a geldiğinde söyledikleri aynen şuydu. “Yunanistan diktatörlüğü Kıbrıs adasına kadar uzandı. Adada Türk ve Rum halkları acımasız Yunanlıların elinde. Kıbrıs adası Yunanlılar tarafından gerçekleştirilen askeri işgal altındadır”. Tüm bunları çok iyi bildiğinizden eminiz ama kaynağını yine aktaralım bizzat gider okursunuz. Gerçek işgalciyi Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Makaryos 1974 yılında New York’da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde açıklamış olup Yunanlılar tarafından adanın  işgal edildiği de kayıtlara geçmiştir. 1974 yılında Türkiye’nin müdahalesi ile son bulan işgalinizi  Türkiye adayı işgal etti söylemlerine çevirmeniz bize eski masalları hatırlatır. Koyun postu giyen çakal hikayesini. Bize çocukluğumuzda anlatırladı sizinki de o hesap Sayın Miçotakis. Çakal koyun sürüsünün içerisinde çakal olduğu anlaşılmasın diye koyun postu giyerek gezmiş. Demem o ki bizler bize dost olanı da çakallık yapma çalışanları da hemen anlarız. Senin çakal aklın anca koyun sürüsünü idare eder Sayın Miçotakis!.
Kıbrıs adası 450 yıldır Türkün yaşadığı topraklardır. Öncesinde Osmanlı olduğu gibi sonrasında Türkiye devleti bu adada hakimiyetini sürdürmeye devam edecektir. Çünkü biz Türkler o topraklardan geldik.
Unutmadıklarımız o kadar çok ki; Siz Yunan ve Rumların  sayesinde Türklerin can emniyeti için mecburiyetten halkımızı güvenli bölge olarak şimdiki bulunduğumuz topraklara göç ettirmek zorunda bıraktınız. Çünkü 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki Kıbrıs Türk’ünün haklarını gasp ettiniz. 1963 yılının Aralık ayında ise Türkleri meclisten  atarak boşalan sandalyeleri ise sizler işgal ettiniz.
Bu arada gerçekler bu kadar mı canınızı acıtır anlayamadık. Bazı gerçekleri kabullenirseniz sizin için çok daha sağlıklı olur. Çünkü gerçeği kabullenmeyen ve kendi hayal dünyasında yaşayarak ülkenizde nasıl başbakanlık görevi yürüttüğünüz tarafımızca anlaşılır gibi değil! Zira başbakanlık yaptığın ülkede Atina’daki istinaf mahkemesinin verdiği karara bakarsanız orda 1974 yılında Türkiye Devleti’nin adaya müdahalesini yasal kabul etmiştir. Bu durumda senin ülkendeki koskoca mahkeme bile Türkiye Cumhuriyeti’nin yaptığını yasal olarak yapılan müdahale olarak kabul ederken, sizin tarafınızdan işgal olarak adlandırmanız bizi şaşırtıyor. Zira bu kadar anlaşılır olan konuyu kavrayamayıp ısrarla işgal olarak nitelendirmeniz sağlıklı bir insanın söyleyeceği sözler değil Sayın Miçotakis! 
Yani demem odur ki Rum halkının temsilcisi Sayın Anastasiadis, gel sen halkının sesini dinle! Onların içerisine karışıp kendi insanının Yunan’ı istemediğini öğren artık. Rum halkı bile Yunan zulmunden bıktı usandı. Korona öncesi KKTC üzerinden Türkiye’ye tatile giden binlerce halkın var. Zulum görseler ne işleri var.  Sana en büyük düşmanlığı zaten Yunanlılar yaptı. Yüzyıllarca yıl ada topraklarında huzurla yaşadığın Türk’lerle seni yılanla çoban hikayesine dönmesini sağlayan Yunan’a daha fazla imkan verme. Üzerindeki Yunan kamburunu çıkar at kurtul.
İster inan ister inanma ama Türkiye Devleti’i seni hem korur hem destekler benden söylemesi. 

Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Gaziler Derneği Genel Başkanı Kadir  Dedeoğlu yazısını Atatürk'ün şu sözünü hatırlatarak sonlandırdı.

 Mustafa Kemal ATATÜRK’ün bir sözünü bilin istedim.Tarihini Bilmeyen Milletler Başka Milletilerin Avı Olur…