Yunanistan eski Başbakanı Yorgo Papandreu, Türkiyeli gazeteci Cüneyt Özdemir’in CNN Türk’te sunduğu “5N1K” programına konuk olarak, Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunları Kıbrıs sorunu ve Doğu Akdeniz üzerinden değerlendirdi.

Türkiye ile Yunanistan’ın, Kıbrıs’taki bazı ikili sorunlar dışında birçok ikili çıkarının mevcut olduğunu ifade eden Papandreu, 10 yıl önce Başbakanlık görevini yürüttüğü süreçte, dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir girşimde bulunduklarını ve Atina’da Akdeniz ile ilgili enerji, iklim ve çevre konulu bir konferans düzenlediklerini anımsattı.

“EKO SİSTEMİ KORUMAK VE PLASTİKLERİ YOK ETMEK KONUSUNDA BİRLİKTE ÇALIŞMALIYIZ”

Akdeniz’deki iklim değişikliğiyle mücadele etmenin çok önemli bir ortak gündem olduğunu vurgulayan Papandreu, “Çölleşme göreceğiz... İklim değişikliği, birçok alanın tahribatı anlamına geliyor. Değişimi göreceğiz, yeni pandemilerle karşılaşacağız. Eko sistemi korumak ve plastikleri yok etmek konusunda birlikte çalışmalıyız” dedi.

KIBRIS SORUNU...

Kıbrıs sorunuyla ilgili uzun yıllar çalıştığını, birçok insanın hayatlarını Kıbrıs sorununa çözüm aramaya atadığını belirten Papandreu, BM’nin Kıbrıs sorunuyla ilgili kararının, iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyon olduğunu anımsatarak “Bu da müzakerelerin devam etmesini gerektiren bir temel” şeklinde konuştu.

“KIBRIS HALKLARININ KENDİ BAŞLARINA ANLAŞMALARINA İZİN VERMELİYİZ”

“Şimdilerde Ukrayna’da yaşanan sorun bizi uyandırdı diyebilirim” ifadelerini kullanan Papandreu, “Dikkatli olmamamız halinde, barışın ne kadar kırılgan olabileceğini görüyoruz. Bence burası (Kıbrıs) Yunanistan ve Türkiye’nin olmadığı bir alan. Kıbrıs halkının, Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin kendi başlarına anlaşmalarına izin vermeliyiz” dedi.

“KIBRISLI TÜRK VE RUMLARIN AYNI ADADA BARIŞ İÇİNDE YAŞAMALARI HEPİMİZE ÖRNEK NİTELİĞİNDE OLACAK”

Adada, iki dinden, iki dilden, birçok ortak noktası bulunan çok sayıda insanın yaşadığını vurgulayan Papandreu, “Bu insanların aynı adada barış içinde yaşamaları hepimize örnek niteliğinde olacak. Hem Kıbrıslı Rumları hem de Kıbrıslı Türkleri tanıyorum. Kişisel bazda ne kadar çok ortak noktaları olduğunu biliyorum. Aynı zamanda birbirleri arasında çok derin dostluklar var” şeklinde konuştu.

“YENİLENEBİLİR ENERJİYE GEÇMEMİZ GEREKEN BİR ZAMANDAYIZ”

Doğu Akdeniz’deki enerji konusuna değinen Papandreu, “Burada gaz ve petrolden söz ediyoruz. Yenilenebilir enerjiye geçmemiz gereken bir zamandayız. Hızlı hareket etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“DOĞU AKDENİZ’DEKİ GAZ, ÇÖZÜM BULMAYA YARDIMCI OLACAK BİR ALAN OLMALI”

Ukrayna’daki savaş ve Avrupa’daki Rus gazı nedeniyle yaratılan büyük enerji sorunuyla birlikte Doğu Akdeniz’deki enerji olanaklarına olan ilginin yeniden canlandığına dikkat çeken Papandreu, “Görüyorum ki bu konu, üzerinde kavga edeceğimiz bir alan değil. Bu konu, çözüm bulmaya yardımcı olacak bir alan olmalı” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE, KIBRIS, İSRAİL... BÖLGEDEKİ TÜM ÜLKELER TOPLANMALI VE ‘KITA SAHANLIĞINI NASIL TANIMLARIZ’ SORUSUNA YANIT ARAMALI”

Bu konudaki teklfinin, “AB ile Türkiye dahil olmak üzere; Kıbrıs, İsrail, Mısır ve Lübnan da dahil olmak üzere bölgedeki tüm ülkelerle oturup kıta sahanlığını nasıl tanımlarız” sorusunun yanıtını aramak olduğunu belirten Papandreu, şöyle devam etti:

“Kıta sahanlığını nasıl tanımlarız, bunun eşit, hakkaniyetli ve adil bir şekilde yapılması için ne yapmalıyız? Bu soruları sormalıyız. Böylece enerji konsunun hepimizin yararına olacak ortak bir strateji oluturabilmemizi görmemizi sağlayacak. Çünkü orada hepimizin hakları var. Ancak bunların hangileri olduğunu tanımlamamız gerekiyor.”

“ENERJİ MESELESİ, BARIŞ İÇİN BİR KATALİZÖR OLACAK”

Enerji meselesinin savaş ya da çatışmadan ziyade, barış için bir katalizör olacağını söyleyen Papandreu, “Doğu Akdeniz’e bu şekilde yaklaşmamız gerektiğini düşünüyuorum” dedi.