O gün 5 yaşındaki Trace Means'in ablasının doğum günüydü. Anneleri Amanda, büyük çocuğunun 8'inci yaş günü partisine hazırlanmak için ikisini de arabaya bindirip parti malzemeleri almaya alışverişe çıkardı. Eve döndüklerinde Amanda, hem Trace'in hem de ablasının kendi başına arabadan indiğini düşünmüştü.

Amanda eve girdikten iki üç saat sonra Trace'in ortalıkta olmadığını fark ederek oğlunu aramaya başladı. Çocuğu evde bulamayan Amanda, arabaya bakmaya gittiğinde gördüğü manzara karşısında şoka girdi. Trace hâlâ kemeri bağlı bir şekilde koltuğunda tepkisiz bir şekilde yatıyordu. Amanda hemen 911’i aradı ama maalesef çocuk hayatını kaybetmişti. 36 yaşındaki anne, ifadesinde oğlunun kemerini nasıl çözeceğini ve arabadan nasıl çıkacağını bildiğini söyledi. Bu nedenle Trace'in o gün de aynı şeyi yaptığını düşünmüş ve hıza parti hazırlıklarına başlamıştı. ABC News'e göre, yetkililer aracın kiralık olmasının ve kapı emniyet kilidine alışık olmamanın çocuğun ölümüne yol açan bir faktör olabileceğini düşünüyor.

Annenin ceza alıp almayacağı henüz belli değil ancak 7 yaşından küçük çocukları yanlarında 14 yaşından büyük biri bulunmadığı takdirde beş dakikadan daha uzun süre bir araçta yalnız bırakmak, Teksas yasalarına göre yasa dışı kabul ediliyor.

49 yaşındaki Miles Harrison da arabada unuttuğu çocuğunun ölümüne sebep olan ebeveynlerden biri…

2008 yılında, Virginia eyaletinde mahkeme karşısına çıkan Harrison, çok cana yakın, çalışkan, sevgi dolu, vicdanlı bir babaydı. Oğlu Chase’i işe giderken yolunun üzerinde olan kreşe bırakacaktı ama o gün işleri oldukça yoğundu. Harrison, oğlunu kreşe bırakmayı unuttu ve bunu çok sonra hatırladı. Chase, Temmuz ayının kavurucu sıcağında bir ofis otoparkında yaklaşık dokuz saat boyunca bir araba koltuğuna bağlı kaldı ve hayatını kaybetti.Açıklanamaz, affedilemez bir hataydı ama suç muydu? Yargıcın karar vermesi gereken soru buydu.

Yargılanma süreci 3 gün sürdü. Üç gün boyunca mahkeme salonunda iki kadın vardı. Kadınlar her sabah Virginia'ya gidip Harrison'ın yanında olmak için saatler harcıyordu. Orada bulunanların çoğunun aksine, bu iki kişi Harrison'ın ne akrabalarıydı ne iş arkadaşları ne de çalışanları...

Bu iki kadın Harrison’ı çok iyi anlıyordu çünkü aynı korkunç olayı onlar da yaşamıştı. Onlar da yanlışlıkla aynı şekilde çocuklarının ölümüne neden olmuşlardı.

Chase'in ölümü, Harrison ve eşinin onu Rusya'dan evlat edinmesinden sadece birkaç ay sonra gerçekleşmişti. Harrison'lar, her ikisi de 18 aylık olan çocuklarına bakabilmek için 3 ay boyunca işten ayrılmışlardı. Çocuklarının kreşe gitme rutini ise sadece bir hafta önce başlamıştı.

Harrison, insanların bir ebeveynin çocuğunu nasıl arabada saatlerce unutabileceğini anlayamadığının fazlasıyla farkında olduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti. “Hayatınıza yeni bir rutin eklendiğinde, zaman zaman uykudan mahrum kalabilir ve otomatik pilota geçebilirsiniz. Umarım kimse benim yaşadığımı yaşamaz. Korkunç bir insan olduğumu düşünmek istiyorlarsa buna razıyım ama bu herkesin başına gelebilir. Lütfen kendinize aşırı güvenmeyin.”

Sonunda, mahkeme Harrison'ı suçsuz buldu. Karar üzerine Harrison'ın nefesi kesildi, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Ayağa kalkmaya çalıştı ama başaramadı ve acınası bir şekilde dizlerinin üzerine çöktü, öylece kalakaldı.

Ulusal bir çocuk güvenliği savunuculuğu grubu tarafından derlenen istatistiklere göre, vakaların yaklaşık yüzde 40'ında yetkililer kanıtları inceliyor ve çocuğun ölümünün korkunç bir kaza olduğunu belirliyor. Yapılan bu hafıza hatası zaten ömür boyu çekilecek bir suçluluk duygusuna neden oluyor, verilecek herhangi bir cezadan çok daha ağır. Vakaların yüzde 60'ında ise yetkililer, ihmalin çok büyük ve zararın çok ağır olduğuna ve bunun bir suç olarak adlandırılması gerektiğine ve takip edilmesi gerektiğine karar veriyor.

- Peki nasıl oluyor da bu anne babalar gözünden bile sakındığı çocuklarını otomobillerinde unutabiliyor?

-- Bu çocuklar sıcaktan mı ölüyor havasızlıktan mı?

-- Aileler kayıp sonrası nasıl bir travma yaşanıyor?

-- İhmalle çocuğunun ölümüne sebep olmak bir suç mu?

Bu hassas ve üzücü konunun hem tıbbi hem psikolojik hem de hukuki boyutunu konunun uzmanları ile değerlendirdik.

İHMÂL DEĞİL HAFIZA SORUNU