Bu yalanlara izin var: Kadınların erkeklerden duymak istediği 9 yalan

Erkekler çok yalan söylüyor, kadınlar da yalandan nefret ediyor. Bu bir gerçek. Ama Doğrucu Davut olmaya da gerek yok. Arada bir erkeklerin söyleyeceği beyaz yalanlar kadınları hiç tahmin etmeyeceğiniz kadar mutlu eder. Mesela?

1. 'Bir dahaki sefere de bu kuaföre gitmelisin'

Kuaföre gitmenin bizim için ne kadar zor olduğunu biliyor musunuz? Zaman yaratmak, bütçe ayırmak... Hele de sevdiğimiz kuaför uzaktaysa. Saçımızı kestirdiğimizde 'ben bir fark göremiyorum' demek yerine harika göründüğümüzü söyleyebilir, aynı kuaföre gitmeye devam etmemizi önerebilirsiniz.

2. 'Bu pantolon poponu öyle güzel gösteriyor ki'

Modadan anlamadığınızı biliyoruz, biz de sizden stil danışmanımız olmanızı beklemiyoruz. Ama sizin zevkinize uymadığı için bir ayakkabı veya çantaya 'çirkin' demek yerine gönlümüzü hoş tutmak adına ne kadar çok yakıştığını söyleyebilirsiniz. Beyaz yalanlara ihtiyacımız var!

3. 'Hep böyle süsleneceksen her gün yemeğe çıkalım'

'Ben seni her halinle beğeniyorum' demeniz çok tatlı, ama yine de akşam dışarı çıktığımız zamanlarda makyajımıza ve kıyafetimize iltifat edebilirsiniz. Bu topuklu ayakkabılar ve seksi elbise başka erkekleri baştan çıkarmak için değil!

4. 'Gel buraya sadece sarılacağım.'

Biz de sizin kadar özledik. Belki de haftalardır aynı yatakta uyumadık. Tutkulu bir öpüşmeyi biz de sizin kadar istiyoruz ama önden duygusal bir giriş yapsak çok daha yumuşak bir geçiş olabilir. En azından sözde.

5. ‘Burası biraz soğuk olmadı mı? Battaniyenin altına girmeye ne dersin?’

Tatlı bir sevişmeye en güzel başlangıç battaniyedir bunu unutmayın erkekler. Ev sıcak da olsa battaniye tüyosunu bir deneyin. Size anında sarılmaya başlayacağız. O beklediğiniz öpücük çok daha hızlı gelecek.

6. 'Kaz ayakların sana çok yakışıyor'

Yaşlanmak kimin hoşuna gider. Kırışıklıklarından kim memnun olur? Hangi kaz ayağı güzeldir ki? Ama biz, kendi kırışıklıklarımızın bize yakıştığını duymak istiyoruz. 

7. 'Sensiz bu ev bomboş'

Biz dışarıda kaldığımızda meydan deliye kalıyor, saatlerce bilgisayar oyunları ve mutfak arasında mekik dokurken gayet de harika zaman geçiriyorsunuz. Ama ne olur ki 'sensiz bu ev bomboş' deseniz.

8. 'Bir süzüldün mü sen?'

Uzun zamandır kursağımızdan bir karbonhidrat geçmedi, spor yapmadığımız her gün için vicdan azabı çekiyoruz. Yanaklarımız da mı hiç küçülmemiş, göbüş hala aynı yerde mi? Emin misin, tekrar bak!

9. 'Senin aileni kendi ailem gibi görüyorum'

Yani, bu biraz zor bir ihtimal. Kimse insanın kendi anne babasının yeri tutmaz. Ama aile dengeleri ilişkideki en önemli şeylerden biri. Bu cümleyi sarf etmenin zararı değil, yararı dokunur.