Kıbrıs Postası Kıbrıs TV’de yayınlanan ‘Sabah Ajansı’ isimli programa konuk olan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, Kıbrıslı Rum lider Nikos Anastasiadis ile Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ın ‘sosyal içerikli buluşması’ konusuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. “BİZDE BAŞKANLIK SİSTEMİ YOKTUR” Sözlerine “Bizde başkanlık sistemi yoktur. Ağırlıklı olarak parlamenter sistemle yönetilmekteyiz” diyerek başlayan Burcu, “Cumhurbaşkanlığı mevkiini halkımız seçiyor, parlamento atamıyor. Neden? İki temel sebebi var” diyerek şöyle devam etti: “Hem kamu vicdanında hem de uluslararası platformda bizde seçilmiş Cumhurbaşkanı sadece Cumhurbaşkanı değildir, 2 sıfatı daha vardır. Birincisi Kıbrıs Türk toplumun lideridirler. Ve uluslararası platformda bu şekilde kabul görürler. İkincisi müzakerelerden birinci derecede sorumlu olan kişilerdir. Dolayısıyla bunlar halkın çok yaşamsal sorunları olduğu için direk halk tarafından seçilmekteler. Şimdi sırf bu nedenledir ki müzakerelerde temel teşkil eden ve Sayın Anastasiadis ile Sayın Eroğlu arasında imzalanan 11 Şubat 2014 ortak açıklama belgesinin içinde bu belirtilmiştir.” “CUMHURBAŞKANLIĞI İLE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI’NIN EŞİTLİĞİ SÖZ KONUSU OLAMAZ” Ortak açıklama belgesinde, “Eğer bir uzlaşı varsa bu ikili tarafından bir referandumla taçlandırılacak” ifadesine yer verildiğini belirten Burcu, şöyle devam etti: “Ama bu anlaşma dokümanında iki lider arasında imzalanacak ve kabul edilecek diyor. Ama demiyor ki Sayın Özersay veya Sayın Hristodolitis bunları imzalayacak da halkın onayına sunacak. Sayın iki lider yapacak diyor. Sayın Cumhurbaşkanı ile Dışişleri Bakanı’nın Kıbrıs müzakerelerinin sürdürülmesinde ve toplum temsiliyetinde eşitlenmesi söz konusu olmaz. Bu yönde çabalar olmuş olabilir. Algı yaratılmaya çalışılıyor olabilir ama bu gerçek değil.” “ÖZERSAY DA SEÇİMLERE KATILDI, ONUN VİZYONU BİRİNCİ TURDA ELENDİ” Burcu, şöyle devam etti: “Hal böyle olunca, zaman içinde bizim seçimlerimizde de bir teamül gibi Kıbrıs sorunun çözümüne ilişkin vizyon her zaman önde olmuştur. Rahmetlik Denktaş zamanında başladı günümüze kadar geldi. Son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de Sayın Cumhurbaşkanı, vizyonunu toplumuyla paylaştı ve toplum ikinci turda yüzde 60 üzerinde oy vererek vizyonunu onayladı. Bugün Dışişleri Bakanlığı yapmakta olan Sayın Özersay da o seçimde adaydı. Kendi vizyonunu topluma sundu ama birinci turda elendi. İpi göğüsleyen Sayın Cumhurbaşkanı oldu. “GİZLİ GÖRÜŞMELERİNDE HANGİ VİZYONU PAZARLIYORSUN?” Elenen vizyondaki kişinin (Özersay) halkın teveccühünü alan ve kazanan Cumhurbaşkanı’na, bulunduğu makamla kafa tuttuğunu öne süren Burcu, şöyle devam etti: “Bulunduğu makam KKTC Dışişleri Bakanlığı. Cumhurbaşkanlığı ile en fazla uyumlu çalışması gereken makam. Ama siz bu makamı kullanarak daha farklı bir icraat içine giriyor ve bunu pazarlamaya çalışıyorsunuz. Her şey ortada. Bir süredir Sayın Özersay, Sayın Cumhurbaşkanı’na bilgi vermeden, görüş almadan, biraz gizli ilişkiler içinde. Basına her gün bir haberi çıkıyor. Ama ben buradan vizyonu kaybeden ve halktan onay alamayan Dışişleri Bakanı’na soruyorum; sen bu gizli işlerinde hangi vizyonu pazarlıyorsun? Sayın Cumhurbaşkanı’nın vizyonu, halkın yüzde 60’ının vizyonu haline geldi. Sen bu vizyona sahip çıkmak zorundasın. Bunu parlatmak zorundasın. Kendi kaybettiğin vizyonunu mu pazarlamaya çalışıyorsun? Nedir Yaptığın? Cumhurbaşkanlığı makamı kimseye babadan oğula miras kalmaz. Toplumdan emaneten alınır. Sayın Cumhurbaşkanı topluma verdiği sözlere sıkı sıkı bağlıdır. Sayın Cumhurbaşkanı bu vizyon doğrultusunda iki bölgeli iki toplumlu federal Kıbrıs çözüm modelini topluma onaylatmıştır. Zaten masada olan da budur. İki tarafın anlaşabildiği tek formül budur ve BM parametresi haline geldi.”