Siyaset en genel anlamıyla yurt ve dünya sorunlarıyla ilgilenmektir.
Siyasete karşı bir genel ilgisizliğin olduğu yalnızca bizim ülkemizde değil, dünyada da yaşanan bir olgudur.
Ama bizim ülkemizde, özellikle 2023 milletvekilliği ara seçiminde bu ilgisizlik o denli çarpıcı olmuştur ki seçime katılım yalnızca yüzde 29'larda kalmıştır.
Önümüzde cumhurbaşkanlığı seçimi var. Ülkede faaliyet gösteren tüm partilerin desteklediği bir aday var.
Hatta adayların kendilerini destekleyen partilerin epeyce üstünde bir potansiyele sahip olduğu da görülüyor.
Bütün bunlarla birlikte yine de bu seçimlerde katılımın çok da yüksek olmayacağı öngörülebilir.
Elbet, 2023 milletvekilliği ara seçimindeki gibi dip bir oran beklenmese de yine de çok yüksek bir katılım beklememek gerekir.
Peki ama neden?
Nedenini en iyi ortaya koyan açıklamayı, apolitik olmakla eleştirilen gençliğin temsilcisi Gençlik Federasyonu Başkanı Mustafa Özbilgehan çok net olarak açıkladı.
Özbilgehan, “Gençler siyasete değil, siyasi partilere ilgisiz” diyerek çarpıcı bir saptama yaptı.
Aslında, Özbilgehan'ın kendi grubunu gözlemleyerek , veriye dayalı yaptığı bu saptama, toplumun geneli için de geçerli.
Toplum geneli de siyasete değil, siyasi partilere ilgisiz.
Bu nedenle, önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçiminin sonucunu da, en güçlülerinin bile sınırlı bir potansiyele sahip olduğu partili seçmenler değil, partilere mesafeli olan partisiz, bağımsız seçmenler belirleyecek.
Tabii bu geniş kitle sandığa gitmeye ikna edilebilirse.
Edilemezse katılımın düşük olduğu, partilisini mobilize eden aday seçimi kazanacak ama bu durum beraberinde başka tartışmalara da neden olabilecek.