Avustralya Federal Polisi (AFP) Komiseri Krissy Barrett, 14 Aralık'taki saldırıya ilişkin basına yaptığı açıklamada 50 yaşındaki şüphelinin vurularak öldürüldüğünü, 24 yaşındaki yaralı saldırganın da hastaneye kaldırıldığını bildirdi.
Hastanede tedavi altındaki şüphelinin ciddi suçlamalarla karşı karşıya olacağını söyleyen Barrett, soruşturmanın erken aşamasında olduklarını ve süreci etkileyecek bilgileri paylaşamayacaklarını kaydetti.
Barrett, "terör örgütü DEAŞ'tan etkilenilerek" bu saldırının düzenlendiğini söyleyerek "Bunlar, bir terör örgütünü benimseyenlerin eylemleridir, bir dini benimseyenlerin değil." ifadesini kullandı.
NSW Komiseri Mal Lanyon da yaptığı açıklamada şüphelilerin kasımda Filipinler'e gittiklerini, bu konunun araştırılacağını, soruşturma kapsamında 24 yaşındaki şüphelinin aracından "el yapımı" terör örgütü DEAŞ flamalarının ele geçirildiğini aktardı.
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ise yaptığı açıklamada saldırganlardan birinin elinden silahını alan ve aldığı yaralar nedeniyle tedavisi süren Suriyeli Ahmed el-Ahmed'i hastanede ziyaret ettiğini, aile üyeleriyle tanıştığını belirtti.
Albanese, "gerçek bir kahraman" diye nitelediği Ahmed'e "birçok hayatı kurtardığı için teşekkür ettiğini" dile getirdi.
Ahmed'in bir ameliyat daha geçireceğini söyleyen Albanese, "Ahmed el-Ahmed, ülkemizin en iyisini temsil ediyor. Bu ülkenin bölünmesine izin vermeyeceğiz." dedi.
Albanese, ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından Ahmed'i ziyareti sırasında çekilmiş videolu paylaşımında "Tüm Avustralyalılar adına teşekkür ederim." ifadesine yer verdi.
Avustralya basınında, Sydney saldırısının faillerinin "askeri tarzda eğitim" için Filipinler'e gittiği iddiası
Avustralya'nın New South Wales (NSW) eyaletine bağlı Sydney kentindeki plajda silahlı saldırı düzenleyen 2 saldırganın, saldırıdan bir ay önce "askeri tarzda eğitim" almak için Filipinler'e seyahat ettiği öne sürüldü.
Avustralya Yayın Kuruluşunun (ABC) ismini açıklamak istemeyen üst düzey güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, baba oğul olduğu açıklanan saldırganların bağlantıları araştırılıyor.
İkilinin saldırıdan bir ay önce "askeri tarzda eğitim" almak üzere Filipinler'in güneyine seyahat ettiği, daha sonra da Avustralya'ya döndüğü ileri sürüldü.
Soruşturma hakkında bilgi sahibi kaynaklara göre ikilinin, "Filipinler'e seyahatinin ardından uluslararası cihatçı ağ" ile bağlantılarının incelemeye alındığı iddia edildi.
Ayrıca, saldırganların Filipinler'deki tam konumları ve hareketlerinin henüz doğrulanmadığı öne sürüldü.
Filipinler'de 2014'ten bu yana hücrelenmeye çalışan terör örgütü DEAŞ, ülkenin çeşitli bölgelerinde Ebu Seyyaf, Maute Grubu ve Filipinler Ensar Halife gibi isimlerle terör faaliyetinde bulunuyor.
Avustralya'daki silahlı saldırı
Avustralya'nın New South Wales eyaletine bağlı Sydney kentindeki Bondi Plajı'nda 14 Aralık'ta silahlı saldırı düzenlenmişti.
Polis, 15 kişinin hayatını kaybettiği ve 42 kişinin yaralandığı silahlı saldırıda, saldırganların baba-oğul olduğunu açıklamıştı.
Şüphelilerden birinin öldüğü, yaralı diğer şüphelinin gözaltına alındığı aktarılmıştı.
Başbakan Anthony Albanese, saldırının Yahudi Avustralyalılara yönelik olduğunu belirtmişti.
Ülkedeki Müslüman toplumun temsilcileri saldırıyı kınayarak, saldırıdan etkilenenler ve yakınlarıyla dayanışma içinde olduklarını ifade etmişti.
Silahlı saldırıya cesurca müdahale ederek şüphelilerden birinin elinden silahını alan Ahmed el-Ahmed, Avustralya basınında gündem olmuştu.
Ahmed, saldırı sırasında bir kolu ve bir elinden yaralanmış, hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınmıştı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da saldırıdan birkaç saat sonra yaptığı açıklamada, olay anına ait bir kahramanlık videosu izlediğini söylemişti.






