İçişleri Bakanlığı, son günlerde kamuoyunda geniş yankı uyandıran ve büyük duyarlılık oluşturan genç kızın hukuki durumuna ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Bakanlık, hem genç kızın avukatı hem ailesi hem de devlet kurumlarının, sorunun çözümü için ilk günden itibaren koordineli biçimde çalışma yürüttüğünü vurguladı.

Açıklamada, genç kızın mevcut durumunun kendi kusurundan kaynaklanmadığı, ancak ülkede yaşamanın gerektirdiği zorunlu resmi evrakların bulunmamasının yasal süreçte eksiklik olarak değerlendirildiği belirtildi. Ülkede yaşayan herkesin, tıpkı vatandaşların olduğu gibi yasaların öngördüğü belgeleri bulundurmakla yükümlü olduğu hatırlatıldı.

İçişleri Bakanlığı, genç kızın KKTC’de doğmuş ve 18 yaşına kadar ülkede yaşamış olmasının, yürürlükteki 18 yaş vatandaşlık kriterlerini karşıladığını, içinde bulunduğu özel durum nedeniyle deport edilmesinin söz konusu olmadığını ifade etti. Bu çerçevede, gerekli belgeleri sunarak başvuran birçok gencin Bakanlar Kurulu kararıyla vatandaşlığa kabul edildiğine, aynı hakkın bu genç kız için de geçerli olduğuna dikkat çekildi.

Ancak açıklamada, genç kızın doğumunda her iki ebeveyninin de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması nedeniyle kendisinin doğuştan TC vatandaşlığı hakkına sahip olduğu belirtildi. Buna rağmen ailevi nedenlerle TC kimliğinin çıkarılmamış olmasının, KKTC vatandaşlığına başvuru yapmasına engel oluşturduğu kaydedildi.

Bakanlık, Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin sürece dahil olduğunu, yapılan görüşmelerin ardından bugün itibarıyla TC Gazimağusa Başkonsolosluğu’nun genç kızın TC vatandaşlığı için müracaatını aldığını duyurdu. Açıklamada, işlemlerin başladığı, sürecin yasa çerçevesinde tamamlanacağı ve gerekli evrakların teminiyle birlikte genç kızın KKTC vatandaşlığı için Bakanlar Kurulu’na sunulacağı belirtildi.

İçişleri Bakanlığı açıklamasında, “Sürecin tüm aşamaları yasalar doğrultusunda ilerlemekte olup, gerekli adımların tamamlanmasının ardından genç kızımızın vatandaşlık işlemleri sonuçlandırılacaktır” denildi.