Güney Kıbrıs’ta meydana gelen yangın felaketiyle ilgili gelişmeler, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Komitemiz tarafından ilk andan itibaren yakından takip edilmiştir.

Yaşanan bu üzücü olay karşısında, hiç vakit kaybedilmeden, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yetkili makamları aracılığıyla Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne yardıma hazır olunduğu resmi olarak bildirilmiştir.

Doğal afetler ve yangınlar gibi, adamızın tamamını etkileyen olayları siyaset üstü durumlar olarak görmekteyiz.

Aynı coğrafyayı, aynı havayı, aynı doğayı paylaşan toplumlar olarak, hiçbir siyasi beklenti gözetmeksizin yalnızca insani bir duruş sergilemekteyiz.

Bilinmelidir ki; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tarafından yapılan yardım teklifi, yalnızca karadan müdahale ekipleriyle sınırlı kalmamış, adada konuşlu yangın söndürme helikopterlerini de kapsayacak şekilde geniş bir çerçevede sunulmuştur.

Dolayısıyla bugün bazı basın yayın organlarında yer alan “KKTC yalnızca karasal kurtarma ekipleriyle yardım teklif etti” şeklindeki haberler gerçeği yansıtmamaktadır.

Yardım teklifimiz, yangınla mücadelede kullanılabilecek tüm unsurları içeren kapsamlı bir çerçevede yapılmıştır. Ancak bu teklifimiz, yangının kontrol altına alındığı ve artık ihtiyaç duyulmadığı gerekçesiyle Güney Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından geri çevrilmiştir.

Oysa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti söz konusu yardım teklifinde bulunduğu sırada, yangın tüm şiddetiyle devam etmekteydi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tavrı açıktır: Doğal afetler ve insani krizler karşısında, aynı yaşam alanını paylaştığımız komşularımıza yardım elini uzatmayı, bir insanlık görevi olarak görmeye ve bu anlayışla hareket etmeye devam edeceğiz.

Yaşanan felaketten dolayı duyduğumuz derin üzüntüyü ifade eder, yangından etkilenen tüm kesimlere geçmiş olsun dileklerimizi iletiriz.