Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Türkiye'deki deprem gerçekliğine ilişkin konuşup, uyarılarda bulundu. "7 ve üzeri şiddette depremler üretebilir. Kent, Kuzey Anadolu Fay Zonu'nun güney kolunu oluşturan fay sisteminin tam kucağında bulunuyor." diyen Görür,  7 il ile ilgili uyarılarda bulundu.

Bursa veya Marmara bölgesinin bir noktasında meydana gelebilecek bir depremin tüm Türkiye'yi etkileyeceğine vurgu yapan Naci Görür, "Muhtemel bir Marmara depreminde, Marmara bölgesinin ekonomisi çöker. Marmara bölgesinin ekonomisi çöker ise Türkiye diz çöker. Siyasi ve ekonomik bağımsızlığımızı kaybederiz" diye konuştu.

"BURSA 10 SENEDE DEPREME DİRENÇLİ HALE DÖNÜŞÜR"

Bursa'nın 10 senede depreme dirençli bir kent haline dönüştürülebileceğinin mümkün olduğunu kaydeden Prof. Dr. Görür, "İstanbul'u 25 senede depreme dirençli yapamadık; ancak Bursalılar 10 sene veya daha az zamanda kenti depreme karşı dirençli yapabilir. Türkiye Cumhuriyeti'nin birimleri ve yapılanması, kentlerimizi depreme dirençli yapmaya yeter de artar bile. Biz yeter ki devlet birimlerini harekete geçirelim. Bursa'yı depreme hazırlamak için merkezi yönetimden bir şey gelmesini beklemeyin. Mevcut sistemi çalıştırın. Halkı deprem konusunda eğitin. Halk deprem konusunda bilinçli değilse, Bursa'yı kesinlikle depreme karşı dirençli yapamazsınız. Halkımız barınma ihtiyacınız karşılamak için depreme dayanıksız olarak inşa edilen kaçak binalara yöneliyor. Bir Japon'u öldürsen dahi imara uygun olmayan bir bina yaptıramazsın. Biz de ise şehirler kaçak binalar ile dolu. Bursa'yı depreme dirençli yapmak için başlangıçta paraya da ihtiyaç yok. İlk olarak yapılacak iş masa başından kalkıp sahaya inmek. 6 kişi ile Bursa'yı dirençli hale getirebiliriz. Bu ekip, belediye başkanı, yönetim koordinatörü, halk koordinatörü, alt yapı koordinatörü, yapı stoku koordinatörü, ekosistem çevre koordinatörü ve ekonomi koordinatöründen oluşacak. Koordinatörler yapılan her işi yönetim koordinatörüne o da belediye başkanına bildirecek. Sonrasında belediye başkanı halka açık basın toplantısı yaparak; neler yaptıklarını, ne yapacaklarını, hangi kurumların yardımcı olduklarını, hangi kurumların engellediklerini vatandaşa söyleyecek. Halk da hiç siyaset ve particilik yapmadan, mülkün sahibi olarak gözetim ve denetim işlerini yapacak. Eğer böyle olmaz diyorsanız, ebediyen bu ülke adam olmaz" ifadelerini kullandı.