BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin, “şu an için gayriresmi bir 5+1 konferansın takviminin belirlenmesi için erken olduğu” görüşünü dile getirdi.
Fileleftheros gazetesi: “Yeni Bir Gayriresmi 5+1 İçin Erken – Liderlerin Uzlaşısı Küçük Bir Başarı Değil” başlıkları altında manşet ve iç sayfalarından yer verdiği haberinde, BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’le yapılan bir röportaja yer verdi.
Liderler görüşmesinin iyi bir başlangıç mı olduğu ve sürecin gidişatına ilişkin düşünceleri sorulan Holguin; “iyi bir başlangıç yapıldığına inandığı” yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in “samimi ve dobra olduklarını, kendisi için bunun çok iyi bir başlangıç anlamına geldiğini” ifade eden Holguin, “11 Aralık tarihinde gerçekleştirilen liderler görüşmesinde, beş yıldan beridir ilk kez, temel siyasi konular hakkında görüşme gerçekleştiğini” vurguladı.
Holguin, görüşme sonrasında yapılan ortak açıklamada Kıbrıs sorununa BM kararlarında belirtildiği şekliyle siyasi eşitlikle bir çözüm bulunması konusunda liderlerin uzlaştığını belirterek “bu tür bir taahhüdün liderler tarafından 2020 yılından beridir dile getirilmediğini, bunun küçük bir başarı olmadığını” ifade etti.
Liderlerin görüşmede konulara hakim olduklarını ve özlü müzakerelere başlamadan önce göğüs germeleri gereken konuları hızlı bir şekilde tespit edebildiklerini söyleyen Holguin, her iki liderin de bu kadar ayrıntılı müzakereye dahil olabildiklerini görmekten mutluluk duyduğunu vurguladı.
Holguin, “bundan sonra liderlerin temsilcilerinin rolünün, liderler düzeyinde gerçekleştirilecek müzakerelerin sonuç getirici hazırlığının yapılması adına büyük önem taşıyacağını” vurgularken “liderlerin gelecekte yapacakları görüşmelerde öze daha fazla odaklanabilmeleri adına müzakerecilerin daha sistematik ve sonuca odaklı çaba göstereceklerine umut ettiğini” ifade etti.
“Her iki liderin kendi toplumları karşısında sorumlukları olduğunu ve önümüzdeki dönemde kararlılık, esneklik ve liderlik ruhu ortaya koyduklarını görmeyi umut ettiğini” belirten Holguin, BM’nin kolaylık sağlayabileceğini ancak nihayetinde anlaşması gerekenin liderler olduğunu vurguladı.
Gazete, “taraflardan birinin özlü müzakereler diğerinin ise Güven Yaratıcı Önlemlerden (GYÖ) bahsettiği ve bunların paralel ilerleyip ilerleyemeyeceği” şeklindeki bir soruya ise Holguin’in; “içeriğe ve GYÖ’lere ilişkin görüşmelerin birbirini destekleyen ve birbirine bağlı olduklarını düşündüğü” yanıtını verdiğini aktardı.
Holguin: “GYÖ’lerde anlaşma sağlanması ve uygulanmaları, liderlerin temel özlü konularla ilgilenebilmeleri için gerekli olan uygun ortamın sağlanabilmesi için gereklidir. Buna paralel olarak ise GYÖ’ler, içerik liderler tarafından görüşülmediği durumda, belirsiz bir zamana kadar devam edemez” şeklinde konuştu.
“Doğru bakılması durumunda her iki konunun birbirlerini güçlendireceğini” ifade eden Holguin; “Önemli olan, atılacak her adımın, güven inşasına katkı koyması ve bütünlüklü bir çözüme giden yolu açık tutması gerektiğine yönelik ortak anlayışın olmasıdır” ifadesini kullandı.
“5+1 için henüz erken”
Holguin, 5+1 şeklindeki uluslararası konferansa ilişkin bir soruya ise “henüz erken” yanıtını verdi.
Liderlerin 11 Aralık’ta gerçekleştirdikleri görüşmenin ileriye atılmış önemli bir adım olduğunu, bunun cesaret verici olmasına karşın liderler arasındaki diyaloğun henüz ilk aşamalarında olduğunu ifade eden Holguin, liderlerin bazı GYÖ’ler konusunda uzlaştıklarını, önümüzdeki haftalarda ve aylarda daha fazlası üzerinde uzlaşmalarını umut ettiğini söyledi.
Holguin; “Başlangıçtaki dinamizmin güçlenmesi için daha fazla şeyin yapılması ve Genel Sekreterin, bir gayrı resmi 5+1 konferans çağrısı yapabilmesine olanak sağlayacak gerçek bir güven ortamının yaratılması gereklidir. Bazı GYÖ’ler görüşme aşmasındandır. Her iki tarafın da bir sonraki aşamaya ilerleyecek konumda olmalarını umut ediyorum” şeklinde konuştu.
Liderler arasındaki diyaloğun ön hazırlığının iyi yapılması gerektiğini, ilerlemesi için ise siyasi iradenin gerekeceğini ifade eden Holguin; “Adada, liderlerin yine tarih yazacaklarını umut eden çok insan var. Yaşanan onca başarısızlıktan sonra ise sürecin bu kez başarılı olacağından emin olmamız gerekiyor” ifadesini kullandı.
Holguin: “BM ve Kıbrıslılar için asıl önemli olan budur. Kıbrıs ve bölge, bir dizi başarısız müzakereye daha dayanamaz” şeklinde konuştu.
Gelecekteki olası adımlardan birinin 5+1 konferansı olduğunu ancak şu anda bir takvim ortaya konması için erken olduğunu da vurgulayan Holguin, bu tür bir toplantının ön hazırlığının iyi yapılması ve süreci ilerleteceğine dair gerçekçi olasılıklar sunması gerektiğini belirtti.
Holguin, “BM Genel Sekreteri’nin, karşılıklı kabul edilebilir bir çözüm bulunabilmesi adına tarafları desteklemeye derinden bağlı kalmayı sürdürdüğünü” vurgularken “hem kendisi hem de Genel Sekreterin ellerinden gelen tüm çabayı saf edecek olmalarına karşın kalıcı barışa giden yolda ilerlemenin tamamen Kıbrıslılara ve liderlere bağlı olacağını” ifade etti.
Bir başka soruda sivil toplum kuruluşları ve örgütleriyle de görüşmeler gerçekleştirdiğinin hatırlatılması üzerine ise Holguin sivil toplum kuruluşları ve örgütlerinin her barış sürecinin asıl ortaklarından olduklarını söyledi.
Bu görüşmelerde, bir sonraki kuşağın daha fazla fırsatla yaşayabilecekleri, güvenli ve istikrarlı bir geleceğe dair güçlü istek gördüğünü de ifade eden Holguin, bu temaslarda ifade edilen görüşlerin kendilerine, bu sürecin sadece siyasi liderlere ilişkin olmadığını, insanlara ve insanların günlük yaşamlarında net iyileştirmelere nasıl ulaşılacağına dair de olduğunu hatırlattığını sözlerine ekledi.
Diğer gazeteler ise Holguin’in ANKA Haber Ajansı ve Yeni Düzen gazetesine verdiği ropörtajlarını yayımladı ve şu başlıkları kullandılar:
Alithia: “Siyasi Eşitlik Hiç Küçük Bir Başarı Değil – Holguin: Şimdi Kıbrıslılar İçin Çözüm Fırsatı”.
Politis: “Temaslar Özlü, Sonuç İçin Erken”.
Haravgi: “Holguin Yeni Üçlü Görüşmenin Ocak Sonuna Doğru Olduğunu Söyledi”.






