Hayatın kıyısında bekleyen değil, merkezinde yer alan bir yaşam... Bu sporcular sadece sahada değil, hayatta da gerçek birer şampiyon.

Cumhurbaşkanlığı Engelliler Komite Başkanı ve aynı zamanda Engelliler Spor Federasyonu Başkanı Ahmet Akdeniz, Kanal T’de Seher Güraslan’ın hazırlayıp sunduğu Hayata Değer Katanlar programına konuk oldu. Ahmet Akdeniz, tekerlekli sandalye basketbolunun kurallarının, klasik basketbolla birebir aynı olduğunu vurguladı. Maçların deplasmanlı sistemle bir hafta Türkiye’de, bir hafta Kuzey Kıbrıs’ta oynandığını belirtti.

Her sporcu için özel olarak tasarlanan sandalyelerle yapılan karşılaşmalarda halihazırda 15 sporcunun aktif olarak mücadele ettiğini söyleyen Akdeniz, takımın temellerinin 1982 yılında Mustafa Çelik’in öncülüğünde atıldığını ve sonrasında federasyon haline geldiğini kaydetti.

KKTC Vakıflar Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı, yalnızca yerelde değil, uluslararası alanda da başarılar kazanıyor. Son olarak İtalya’da birincilik elde ettiklerini hatırlatan Akdeniz, kendisinin bu camiaya 1997 yılında dâhil olduğunu belirterek ,Burada yalnızca spor yapılmıyor; aynı zamanda engelli bireylerin hayata tutunmasına, kendi potansiyellerini keşfetmesine imkân tanınıyor. Bu sporun bireye kazandırdığı değişim, adeta siyahla beyaz kadar farklıdır” ifadeleri kullandı.

Takım antrenörü Ayhan Çağlar da süreci şu sözlerle anlattı:

Sporculara ilk olarak tekerlekli sandalyeleri nasıl kullanacaklarını öğrettiklerini, ardından her gün 3 saatlik yoğun antrenman programları uyguladıklarını söyledi. Takıma katılan bireylerin yaklaşık sekiz yıllık bir geçmişe sahip olduğunu belirten Çağlar, bu sürecin sporculara hem fiziksel hem psikolojik anlamda büyük katkı sağladığını vurguladı.

Sporcular ise bu yolculuğun kendi hayatlarında yarattığı olumlu etkileri dile getirdi. Zamanla tekerlekli sandalyelere alıştıklarını, bu sayede hem arkadaşlık ilişkileri kurduklarını hem de özgüven kazandıklarını anlattılar. Kendi ihtiyaçlarını artık ailelerinden bağımsız bir şekilde karşılayabildiklerini söyleyen sporcular, bunun kendileri için büyük bir kazanım olduğunu ifade etti.

Aynı zamanda yeni bireyleri de cesaretlendiren sporcular, topluma,“Korkulacak bir şey yok. Bu durumdan utanılmamalı, kendinizi kapatmayın. Aramıza katılın, birlikte güçlenelim” mesajı verdi.

Sporcuları antrenmanlara getiren anneler ise yaşadıkları değişimi şu sözlerle özetledi,“Bu spor hem bizler hem de çocuklarımız için bir dönüm noktası oldu. Onların mutlu olması bizi de mutlu ediyor. Artık onların arkadaşları, bizim de arkadaşlarımız oldu. Hayatımıza değer kattı.”

Aileler, çocuklarının daha iyi yerlere gelmesini umut ettiklerini, yaşadıkları kader ortaklığının onları birbirine daha da yakınlaştırdığını belirtti.

Son olarak da engellerin vücutta değil, zihinde başladığını hatırlatarak tüm ailelere şöyle seslendiler:“Çocuklarınızı engelleri nedeniyle eve hapsetmeyin. Onları topluma kazandırın. Bu sporun hayatlarını nasıl değiştirdiğini görünce siz de umutlanacaksınız.”