Bilindiği gibi; geçtiğimiz hafta Başbakan Ünal Üstel “halka hizmet yolunda üç yıl” başlıklı basın toplantısında konuşma yaptı.
Başbakanın ifade ettiği icraatlar arasında vatandaşı en çok ilgilendiren konulardan biri olarak elektrik hakkında da açıklama yapıldı. En fazla akılda kalan vurguları ise KIB-TEK’e 110 milyon dolarlık yatırım yapılması ve Kablo ile elektrik getirilmesi fizibilite projesine imza atılmasıdır.
Basın toplantısını düzenleyen Başbakan’ın ve ekibinin de çok iyi bilmesi gerektiği gibi; icraat söylemi vatandaşın ne algıladığı ile ilgili doğrudan ilintilidir.
Seçmen tarafından icraat, daha önce karşılanmayan ihtiyaçların karşılanması, mevcut ihtiyaçlarının karşılanmasında konfor düzeyinin artması ve/veya refah düzeyinde artış hissetmesi anlamına gelmektedir. Dolayısıyla, salt KIB-TEK’e 110 milyon dolarlık yatırım yapılması söylemi seçmen açıdan pek bir anlam içermemektedir. Bunun yerine, seçmen veya vatandaş açısından icraat olarak idrak edilebilecek eylemler elektrik faturasının ucuzlaması gerek bakım gerekse altyapı çalışmaları için artık ne aşırı sıcak ne de aşırı soğukta elektrik kesintilerinin yaşanmayacağı garantisi ve elektrik santralleri vasıtasıyla zehir saçmaya son verilmesi şeklinde yapılacak yatırımlardır.
Kablo ile elektrik getirilmesi fizibilite projesine imza atılması da seçmen/vatandaş tarafından icraat olarak algılanamaz. Çünkü bu imza Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi için atılan ilk imza değildir.
Avrupa Elektrik İletim Sistemi İşleticileri Ağı'nın (ENTSO-E), “Türkiye'den Kıbrıs'ın kuzeyine kablo ile elektrik getirilmesine” onay vermediği iddiaları karşısında bu proje artık icraattan öte slogan ve hatta temcit pilavı haline gelmiştir.
“Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür” sözünün hilafına hatırlatmakta büyük yarar vardır. Bu yönde yapılan protokole ilk imza 2014 yılında ve hatta CTP’nin Başbakanlığındaki koalisyon hükümeti döneminde atılmıştır.
Evet, yanlış okumadınız. Empoze protokollere karşı olduğu söyleminde bulunan CTP koalisyon hükümeti Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi için hazırlanan protokole imza atmıştır.
KKTC Hükümeti adına Başbakanlık Müsteşarı Alpay Afşaroğu, T.C. KKTC Hükümeti adına ise Genel Müdür V. Murat Karapınar 21 Şubat 2014 tarihli eylem planına imza koymuşlardır. İşbu eylem planı ile denizaltı kablosu inşası yolu ile elektrik alanında entegrasyonun sağlanması amaçlanmıştır.
Sonuç olarak; seçmenin/vatandaşın günlük hayatını ve yaşam kalitesini somut olarak olumlu yönde etkilemeyen veya memnuniyet yaratmayan eylemler icraat olarak kabullenilmez ve söylemden ibaret kalır.
