Televizyonculukta zaman, farklı bir döngüyle işler. Yeni yıl değil, yeni yayın dönemiyle nefes alırız. Bugün, Kanal T Ailesi olarak bir yayın dönemini başarıyla geride bırakmanın gururunu ve “Yaz Ekranı”na başlamanın heyecanını yaşıyoruz.
Evet, biz bir aile olduk.

Bu aile, aynı zamanda bir başka özel anı kutluyor. İş insanı ve dostumuz Niyazi Şanal’ın, Kanal T’yi uzun yıllardır yöneten Tatar Ailesi’nden devralarak anahtarlarını önce bana, ardından Kanal T Ailesi’ne teslim edip, “Güzel bir televizyon yapın” demesinin üzerinden tam bir yıl geçti.

Kolay mıydı? Asla. Oldukça zorlu bir yolculuktu. Kanal T’nin nasıl bir televizyon olacağı, yayın politikası, duruşu ve geleceği üzerine sayısız soru geldi. Kimileri doğrudan sordu, kimileri dolaylı yollarla test etti, kimileri ise farklı yöntemler denedi. Cevabımız hep netti: İzleyin ve görün.

Bize teslim edilen anahtarlarla birlikte verilen mesajı unutmadık:
“Gazeteciliğinizi özgürce yapın. Belge ve bilgiyle konuşun. Kimseye hakaret etmeyin, ettirmeyin. Yanlış gördüğünüzü çekinmeden söyleyin. Korkmayın, her zaman yanınızdayım. Bu televizyon benim değil, halkın olsun, herkesin olsun.”

Bu doğrultuda, Kanal T kimsenin borazanını çalmadı, kimsenin ekranı olmadı. Yanlışları cesurca dile getirdik, tepkileri göğüsledik. Siyasi görüş fark etmeksizin, üslubuna dikkat eden herkese kapılarımızı açtık; herkes içini döktü, söyleyeceğini söyledi.

Gündemi takip etmekle yetinmedik, gündem yarattık. En tartışmalı günlerde canlı yayınlarımız, yorumlarımız ve yerinde haberlerimizle adından söz ettiren bir ekran olduk. Yıldızlar geçidi gibi bir kadroyla çalıştık. “Bu da mı Kanal T’de?”, “Onu da mı aldılar?” seslerini duyduk, gülümsedik. Ve diyoruz ki: Bekleyin, dahası da olacak!

Gençlere her zaman öncelik verdik. Yeni mezunları kadromuza kattık, yetişmek isteyenleri destekledik. Yerli yapım şirketlerinden hizmet alıp büyümelerine hizmet ettik. Belki biraz iddialı olacak, ama Kanal T’yi bir televizyonculuk okulu, bir yayıncılık akademisi gibi konumlandırma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz.

Teşekkürlerimiz

Öncelikle, “Ekibinizi kendiniz kurun, güzel bir televizyon yapın, Kanal T ile gurur duyalım” diyerek anahtarları bize teslim eden, maddi ve manevi desteğini esirgemeyen, zaman zaman “Benden isteğiniz var mı?” diye sorup hiçbir talebimizi geri çevirmeyen ve tepkileri göğüslememizde yanımızda dimdik duran Niyazi Şanal’a binlerce teşekkür. AKOL Global bünyesinde bizimle çalışan, destek olan tüm arkadaşların da emeği paha biçilmez.

Göreve başlar başlamaz kapısını çaldığım Selda İçer’e özel bir teşekkür borçluyum. Tekliflerimi geri çevirmeyen program yapımcılarına, kamera arkasında alın teri döken yeteneklere ve idari-lojistik kadrolarda çalışan herkese minnettarım.

Son Söz

Kanal T ile ilgili aldığımız geri dönüşler, bizi daha iyisini yapmak için motive ediyor. Böylesine güçlü bir kadro ve büyük bir destekle, yapabileceklerimizin sınırı yok gibi. Yaz Ekranı başladı, ancak biz bir yandan da 1 Eylül’de başlayacak yeni yayın dönemine hazırlanıyoruz. Biraz klişe gibi gelecek ama samimiyiz: Bizi izlemeye devam edin!